.png)
Latro Kimya 2010 yılında klasik anlamda bir tekstil yardımcı kimyasalları tedarikçisi olarak İstanbul’da kuruldu. 2010 yılında yalnızca dört kişi ile başlayan bu yolculuk bugün altmıştan fazla kaşifiyle tekstilden kozmetiğe, elektronikten havacılığa, otomotivden ev bakım ürünlerine ve tarımdan silikon baskıya kadar geniş bir kimyasal hammadde yelpazesiyle, yurtiçinde tüm paydaşlarına dokunan ve yurtdışında ise 30’dan fazla ülkeyle teması bulunan sıra dışı bir oluşuma dönüştü. Latro kesin olarak söylemek gerekirse yalnızca sıradan bir hammadde tedarikçisi değil. Latro özünde amaçlarımız ve değerlerimiz etrafında şekillenmiş yüksek otonomiye sahip çalışma birimlerinden oluşan ve tamamen kolektif olarak yönetilen bir platform. Bu da bizleri ve tüm paydaşlarımızla birlikte var olduğumuz ekosistemimizi Türkiye’nin kolektif yönetim sistemine sahip ilk şirketi haline getiriyor.
Bizler Latro’yu bir şirketten daha çok, kendi ruhu ve değerleri bulunan yaşayan bir organizma olarak tanımlıyoruz. Bir organizma olarak Latro’nun arkasındaki “neden”, amaçlarımızı, değerlerimizi ve ilkelerimizi belirliyor. Bizi tam anlamıyla var eden bu amaçları, değerleri ve ilkeleri belirlemek ve elbette keşfetmek için son derece uzun bir zaman harcadık. İlham veren bütün bu yolculuğun sonunda karar verdik ki, kaşiflerimiz, müşterilerimiz, paydaşlarımız ve temas halinde olduğumuz herkesi kucaklayan ekosistemimizi en anlaşılır ve yalın şekilde ifade eden motto “Sıra dışı kimyasal çözümlerle yeni olasılıklar yaratmak.”
Peki yarattığımız bu olasılıklar neler? Aslında bu tanımla daha etkili ve değer yaratan ürünler ortaya çıkarmayı veya bir müşteriyi uzmanlıkla desteklemeyi ve hatta bazen tamamen pazarın gerçeklerinden aykırı bir şekilde sektörel değişikliklerin önünü açmayı ifade ediyoruz. Amaçlarımızı gerçekleştirdik mi? Elbette hayır. Bu amaç tanımı ve hatta değerlerimiz aslında birer başlangıçlar ve kesinlikle bu yolculukta Latro ekosistemi sürekli olarak gelişecek ve yenilenecek. Bu gelişim ve yenilenme sürecinde Latro olarak önümüze çeşitli kısıtlar koyduğunu düşündüğümüz ve klasik manada performans ölçtüklerine inanılan bütün performans takip sistemlerini bir kenara bıraktık ve kaşiflerimizin hedeflerinden kurtulmalarını sağlayarak yüksek otonomiye dayandığı için daha hızlı büyümemizi sağlayan sonuçlar elde ettik. Tutkuyla devam ettiğimiz ilham veren bu süreçte bütün kaşiflerimizi bolca denemeleri ve aldıkları hataları memnuniyetle kucaklayarak yollarına devam etmeleri için teşvik ettik. Çünkü inanıyoruz ki, deneysellik ancak özgür düşüncenin kendisine alan açabildiği yerlerde yeşerebilir. Bu sebeple kaç deney gerçekleştirdiğimiz ve bu deneylerin neticesinde kaç kez hata yaptığımız takip ettiğimiz tek “performans” verisidir.
Peki deneyselliğin ve elbette sıklıkla hata yapmamızın önünde engeller yok mu? Temelde çok sesliliğin, farklı düşüncelerin, denemelerin ve yanılmaların önündeki en büyük engel, karar alma mekanizmalarının bir noktada düğümlenmiş olduğu merkezi idarelerden başka bir yer değil. Bu sebeple kurucumuz ve eski patronumuz Haluk Can Hür’ü geçtiğimiz yıllarda genel müdürlükten ve patronluktan kovduk, kendisine ait “özel” odasını bir toplantı odasına dönüştürdük ve makam aracına ait otopark bölümünü herkesin kullanımına açtık. Bu yalnızca patronumuz ya da genel müdürümüzle sınırlı kalmadı. Latro’da hiçbir unvanın, hiçbir hiyerarşinin veya yöneticinin bulunmadığı bir ekosistem yarattık ve bu kolektif yönetim sistemiyle Dünya’nın sayılı ve Türkiye’nin ilk “kolektif yönetime sahip” şirketi olduk. Bu yüzden her kaşifimizin bildiği üzere Latro’da “patronsuz, yöneticisiz ve hiyerarşisiz” bir oyun alanı yaratarak her alanda “büyüme” hızımızı arttırdık.
Bu amaçla yolculuğa çıkmamış olsak da, Latro’nun sıra dışı, radikal bir biçimde şeffaf ve sonsuz özgür yapısı Dünya’nın her yerinden ve Türkiye’den paydaşlarımız tarafından defalarca ödüllendirildi. Türkiye’nin En İyi İş Verenleri Ödülü, Kadın Çalışanlar için En İyi İş Veren Ödülü ve Yaşam Boyu Öğrenme Ödülü’nden sonra Latro bu kez Great Place to Work Venedik süreci kapsamında Avrupa’nın En İyi İş Verenleri Ödülü’ne Türkiye’den aday gösterilen tek şirket olduk. Bu süreçte yarattığımız değerin ve etki alanının büyüklüğünün farkına varan ve bizleri destekleyen tüm ekosistemimize minnettarız.
Biz Latro’yuz, sıra dışı kimyasal çözümlerle yeni olasılıklar yaratıyoruz!